Bir arada olmaları halinde çok büyük bir güç olacağı gerçeğini gören hristiyan ülkeler müslümanlar arasında fitnecilik yaparak onları birbirinden koparmayı başarmıştır.
Nisan ayında İsrail İran'ın şam konsolosluğuna saldırdı ve yedi kişiyi öldürdü.13 Nisan'da da İran Cevap olarak 300 civarında füze attı.
Ürdün müslüman bir ülke ve doğal olarak Filistin için destek olması gereken bir konumda olmasına rağmen İsrail'in yanında yer aldı.
İran'ın attığı füzeler ABD, İngiltere,Fransa ve Ürdün işbirliği ile havada yok edildi ve İsrail hiç bir zarar görmedi.
İşin ilginç bir diğer tarafı Filistinliler arasında bile işbirliği yok.Filistin yönetimi ile Hamas arasında siyasi mücadele var.
Cumhurbaşkanı çok doğru söylüyor ama müslüman ülkelerin "titreyip kendine gelmesi" bugün ki ortamda mümkün görünmüyor.
İsrail'in Filistin ve Gazze'ye saldırması onların müslüman oldukları için değil.Filistin ve Gazzedekiler müslüman olmasalardı da İsrail yine işgal saldırılarından vaz geçmez.
İsrail,Arz-ı Mev-ud vaadini gerçekleştirmek için her yolu denemekten asla vaz geçmez.
Bugün Filistin ve Gazze üzerinde yapılan işgallerin durmasını batı ülkeleri de istemiyor.
Arz-ı Mev-ud sınırları içinde Irak,Suriye, Lübnan ve Türkiye'nin doğusu da var.
Türkiye dahil müslüman ülkelerin birlikte hareket etmesi zorunluluğu var.Aksi tadirde bugün Filistin'de ABD ve Batı ülkeleri ile gaflet içindeki müslüman ülkelerin desteği devam ettikçe İsrail durdurulamayacaktır.
PKK,Fetö ve diğer terör örgütlerinin Türkiye üzerindeki eylemlerinin kimler tarafından ve niçin desteklendiği Uyanık olma zamanıdır.